- Katılım
- 1 Eyl 2012
- Mesajlar
- 12,743
- Tepkime puanı
- 3,666
- Puanları
- 113
(Mikail Dede) Gözlerin Issız Türkistan Geceleri Gibi
Bir Ağustos
akşamında,
bozkır çiçekleri gibi,
yağarken rüyalar gökten.
Gözlerinde,
— büyülenmiş,
mavi düşlerim,
düşerken beyaz bulutlardan.
Bütün,
kır çiçekleri şimdi,
o simsiyah,
saçlarında yeşeriyor.
Bozkır,
çiçeklerinin,
yapraklarında olgunlaşan şebnem,
dudaklarının alev kırmızısı boyası.
Ve,
gözlerindeki,
ışıltı safir taşı renginde,
ıssız Türkistan geceleri gibi.
Şimdi sen, benimsin,
uslanmaz kanımın,
damarlarımdaki,
durmaksızın akışı gibi.
Tüm bozkıra,
özgürlük mavi gökten yağarken,
Sen, benim izin verdiğim kadar,
özgürsün.
Ve, nasıl Ağustosta ılık esen rüzgarla,
düşlerimde benim olduysan,
şimdi sevgim taşıyor yüreğimden,
Kaşgar Nehrinin, hırçın suları gibi.
Suskun
Şair : Mikail Dede
Bir Ağustos
akşamında,
bozkır çiçekleri gibi,
yağarken rüyalar gökten.
Gözlerinde,
— büyülenmiş,
mavi düşlerim,
düşerken beyaz bulutlardan.
Bütün,
kır çiçekleri şimdi,
o simsiyah,
saçlarında yeşeriyor.
Bozkır,
çiçeklerinin,
yapraklarında olgunlaşan şebnem,
dudaklarının alev kırmızısı boyası.
Ve,
gözlerindeki,
ışıltı safir taşı renginde,
ıssız Türkistan geceleri gibi.
Şimdi sen, benimsin,
uslanmaz kanımın,
damarlarımdaki,
durmaksızın akışı gibi.
Tüm bozkıra,
özgürlük mavi gökten yağarken,
Sen, benim izin verdiğim kadar,
özgürsün.
Ve, nasıl Ağustosta ılık esen rüzgarla,
düşlerimde benim olduysan,
şimdi sevgim taşıyor yüreğimden,
Kaşgar Nehrinin, hırçın suları gibi.
Suskun
Şair : Mikail Dede