Bana, “Sen şuna buna niçin sataştın?” diyorlar. Farkında
değilim. Karşımda müthiş bir yangın var. Alevleri göklere
yükseliyor. İçinde evlâdım yanıyor, imanım tutuşmuş yanıyor.
O yangını söndürmeye, imanımı kurtarmaya koşuyorum.
Yolda biri beni kösteklemek istemiş de ayağım ona çarpmış;
ne ehemmiyeti var? O müthiş yangın karşısında bu küçük
hâdise bir kıymet ifade eder mi? Dar düşünceler, dar görüşler!
Ben cemiyetin iman selâmeti yolunda âhiretimi de feda ettim.
Gözümde ne Cennet sevdası ne Cehennem korkusu var.
Cemiyetin yirmi beş milyon (Türkiye’nin o günkü nüfusu) Türk
cemiyetinin imanı namına bir Said değil bin Said feda olsun.
Kur’an’ımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cennet’i de
istemem. Orası bana zindan olur. Milletimin imanını selâmette
görürsem Cehennem’in alevleri içinde yanmaya razıyım.
Çünkü vücudum yanarken gönlüm gül gülistan olur.
Tarihçe-i Hayat
değilim. Karşımda müthiş bir yangın var. Alevleri göklere
yükseliyor. İçinde evlâdım yanıyor, imanım tutuşmuş yanıyor.
O yangını söndürmeye, imanımı kurtarmaya koşuyorum.
Yolda biri beni kösteklemek istemiş de ayağım ona çarpmış;
ne ehemmiyeti var? O müthiş yangın karşısında bu küçük
hâdise bir kıymet ifade eder mi? Dar düşünceler, dar görüşler!
Ben cemiyetin iman selâmeti yolunda âhiretimi de feda ettim.
Gözümde ne Cennet sevdası ne Cehennem korkusu var.
Cemiyetin yirmi beş milyon (Türkiye’nin o günkü nüfusu) Türk
cemiyetinin imanı namına bir Said değil bin Said feda olsun.
Kur’an’ımız yeryüzünde cemaatsiz kalırsa Cennet’i de
istemem. Orası bana zindan olur. Milletimin imanını selâmette
görürsem Cehennem’in alevleri içinde yanmaya razıyım.
Çünkü vücudum yanarken gönlüm gül gülistan olur.
Tarihçe-i Hayat