BİR AŞK HİKAYESİ (uzun ama okumaya deger )

mehmet alii

THEME MAKER
Nisan Forum
Katılım
24 Nis 2014
Mesajlar
609
Tepkime puanı
554
Puanları
93
Yusuf ailesinin tek çocuguydu... Annesi babasi Onu en iyi sekilde yetistirmeye gayret ediyorlardi...
imam-Hatip ögrencisiydi Yusuf...
Yusuf'un uzaktan uzaga sevdigi bir kiz vardi... Sevgi... Sevgi sinifin en agirbasli kiziydi.. Basi hep önündeydi... Teneffüs aralarinda evden getirdigi kitaplarini okurdu hep...
Yusuf derstegizli gizli bakardi Ona... O ise Yusuf'a hiç karsilik vermezdi.. Görmezdi bile Yusuf'un Ona ilgisini... Oysa ki sinifin degil okulun en yakisikli çocuguydu Yusuf...
Kizlar onunla arkadas olmak için can atardi.. Ama O dinine düskün biri oldugundan zinaya düsme korkusundan uzak dururdu onlardan...
Ama ne yapti ise Sevgi'den uzak duramiyordu... Evet göz zinasiydi bu yaptigi.. Ama elinde degildi, nefsine yenik düsüyordu...
Birgün cesaretini toplayip kiza açilmayi düsündü... Herkesin bir sevgilisi vardi.. Kendisinin de olmaliydi... Digerlerinden neyi eksikti ki...
Arapça dersindelerdi..Ders bitiminde Sevgi'ye duygularini açiklayacakti Yusuf...
Bir ara kitabinin arasindaki bir kagit gözüne ilisti... Bir hadis yaziliydi:
"Askini gizleyip iffetini muhafaza ederek sabredenin günahlarini ALLAH affedip cennetine koyar.." [ibn Asakir]
Nerden gelmisti ki bu kagit.. Sanki biri Yusuf'un içini okumustu.. Kafasi karisti...
Hem arapça hem türkçe yaziyordu hadis.. Derinlere dalmisti hadisi okuyunca.. Vazgeçti Sevgi'yle konusmaktan...
Ertesi gün.. Yine arapça dersinde Yusuf nefsiyle mücadele halinde.. Söylemeli içindekileri.. Yine bir kagit ilisti gözüne.. Yine bir hadis
"Ümmetimin üstün olanlari ask belasina düsünce iffetini koruyanlardir.." [ Deylemi ]
Artik anlamisti.. Birisi yazip koyuyordu.. Ama kim..? O sirada ögretmenle gözgöze geldi.. Ögretmen gülümsedi... Yusuf basini önüne egdi.. Ögretmen koymus olmaliydi.. Defalarca Yusuf'un Sevgi'ye baktigina sahit olmustu çünkü.. Hem yazi da ögretmenin yazisiydi..
Utandi Yusuf ve vazgeçti Sevgi'ye açilmaktan...
Bir hafta sonra...
Sinif bir dedikodu ile çalkalaniyor..
"Sevgi'nin birlikte okula geldigi çocugu gördünüz mü?
Ne yere bakan yürek yakanmis.. Sevgilisi varmis".. Yusuf beyninden vurulmusa dönmüstü...
Anladi ki Sevgi'den Ona yar olmayacakti.. Hayalleri suya düsmüstü.. Sevgi'den vazgeçmeliydi...
Ertesi gün kitabinin arasindaki yine bir not buldu Yusuf.. Bu defa ayet yaziliydi...
"Onu isittiginiz zaman, erkek ve kadin mü'minlerin, kendi vicdanlarinda iyi zanda bulunup da "Bu apaçik iftiradir" demeleri gerekmez miydi..?" [ Nur, 12 ]
Yusuf'un beyninde simsekler çakmisti.. Ne demekti bu.. Sevgi geldi hemen aklina.. Ve dün konusulanlar..!
Okul çikisi yine ayni erkek Sevgi'yi kapida bekliyordu... Yusuf ise onlari seyrediyordu.. Sevgi tam gence dogru ilerlerken,
"Abi biraz bekler misin, kitabimi unuttum sinifta.."
Abi mi..? Demek ki sevgilisi zannettikleri çocuk Sevgi'nin abisiydi... Ayet yankilandi Yusuf'un kulaklarinda...
Suizan yapip da isledigi günaha tövbe etti içinden...
Sonraki günlerde Yusuf arasira kitabinin arasinda hadis ve ayetler bulmustu..
Ögretmenine minnettardi... Yanlisa düsmesini engelliyordu her defasinda...
Bir ay sonra...
Sinifta bir hüzün vardi, Babasi Yusuf'u sehir disinda bir medreseye yazdirmis, okuldan almisti..
Yusuf'un okulda geçirdigi son gündü.. Okuldan ayrildigina degil Sevgi'yi bir daha göremeyecek olmasina üzülüyordu...
Henüz ilim ögrenmenin ask'tan üstün oldugunu kavrayamamisti.. Çünkü ask iliklerine kadar islemisti... Hatta babasina içten içe kiziyordu... Medreseye gitmek de istemiyordu...
Herkesle vedalasmis, Ayrilik zamani gelmisti.. Kitaplarini çantasina koyarken yine bir not bulmustu.. Ve bir ayetti bu
"Sizin hayir bildiklerinizde ser, ser bildiklerinizde hayir vardir.. ALLAH bilir siz bilemezsiniz.."[ Bakara / 216 ]
Bu ayet kendine getirmisti Yusuf'u... Evet bunda da bir hayir vardi...
Basini egdi ve kimseye göstermedigi gözyaslari içinde çikti siniftan...
sehir disindaki yatili medrese hayati baslamisti Yusuf'un... Hocalari ona ilk günden edebinden ve saygisindan dolayi hayran kalmisti..
Herkes Ona gelecegin büyük bir hocasi gözüyle bakiyordu... Yusuf'un içi buruktu..
Sevgi'den ayrilmak zor geliyordu Ona... Ama dayanmaliydi.. RABB'inin bir bildigi vardi elbet...
5 yil sonra...
Hocasi Yusuf'u yanina çagirmisti..
Yusuf! Sen simdiye kadar gördügüm en iyi talebemsin... Birkaç aya kadar aramizdan ayrilip ilim hayatina atilacaksin.. Evlilik çagin geldi de geçiyor..
Bir abimizin kizi var.. Kur'an kursu hocaligi yapiyor.. Onu sana uygun gördük, ne dersin..?
Yusuf Sevgi'den baska kimseyi düsünmemisti evlilik için.. Ama o çoktan evlenmisti belki de..
Hem hocalarina karsi boynu kildan inceydi
Siz nasil uygun görürseniz efendim.. Anneme babama söyleyelim..
Anne babanin da rizasi alinarak gidildi kiz istemeye... Yusuf'un içi kan agliyordu.. Evlenecegi kisiyi sevemezse Onun hakkina girecegini düsünüyor ve kahroluyordu...
Konuşma ve tanisma faslinin ardindan sira kahve ikramina gelmisti...
Odaya dogru güzeller güzeli bir kiz geldi... Yusuf Sevgi'yi öylesine hayal etmisti ki, gelen kizi Sevgi gibi görüyordu...
Hayir, hayir..! Hayal degildi bu.. Sevgi'ydi...
Bu nasil bir tevafuk ALLAH'im! dedi..
Demek Sevgi okulu bitirmis, hoca olmustu... Yerinde duramaz oldu Yusuf...
Kendisine uzatilan kahveyi alirken elleri tir tir titriyordu.. Fincan tabagini kaldirinca küçük bir kagit gördü altinda..
Sevgi'nin gözüne bakti.. Sevgi ise hiç bakmadan "Al" dercesine basini salladi...
Kagidi elinde SIMSIKI tutuyordu.. Kahvesini bitirince lavaboya gitmek için izin istedi...
Odadan çikar çikmaz.. Kagidi açti.. Okulda kitabinin arasina koyulan yazinin aynisi ile yazilmis bir hadis vardi
"Birbirini sevenler için nikah kadar güzel sey görülmemistir.." [ İbn Mace ]
Yusuf saskinlik üstüne saskinlik yasiyordu... Meger o notlari yazan Sevgi'ydi..
Yusuf fark etmesin diye hep arapça dersinde ve ögretmenin yazisini taklid ederek yaziyordu...
Yusuf hadis'i tekrar okudu "birbirini sevenler" diyordu.. Demek ki Sevgi de Onu seviyordu... Ve yillar sonra kavusma zamanlari gelmisti...
Söz ve nisan'in ardindan dügün günü gelip çatmisti.. Çok sade bir dügün programi hazirlamislardi..
Yusuf heyecanindan yerinde duramiyor, oradan oraya volta atiyordu..
Bir ara elini cebine atti Yusuf.. Ve yine bir hadis buldu:
"Evleniniz, çogaliniz.." [ Beyhaki ]
Sevgi'nin bu sürprizleri Yusuf'u Ona daha çok bagliyordu.. Ve tekrar tekrar asik oluyordu Yusuf...
Artik evlenmislerdi..
Yusuf evin içinde kendisi için hazirlanmis ayet ve hadisleri bulmaya devam ediyordu..
Evlilikle, kadinin kocasi-erkegin karisi üzerinde haklari ile, anne baba hakları ile ilgili ayet hadis yazip birakiyordu kenara köseye..
Ve hep içinde bulundukları durum ile alakali oluyordu bunlar...
3 ay sonra..
Yusuf talebelerinin yanindan gelmisti... Ceketini çikardi, askiya asacakken bir hadis ilisti yine gözüne:
"Evlat kokusu, cennet kokusudur.." [ Taberani ]
Bu demek oluyordu ki baba olacakti.. ALLAAAAH diye bagirdi birden...
Sevgi baskalari gibi "Ben hamileyim" demektense, her zaman ki gibi hadisle bildirmisti bunu esine...
Hemen Sevgi'nin yanina kostu ve alnindan öptü... Artik çocugunun annesi olacakti sevdigi kadin...
1 ay sonra...
Yusuf uyandiginda basucunda bir not buldu yine... Bir hadis vardi:
"Lezzetleri yok eden, agiz tadini bozan, ümitleri kiran ölümü çok anin.." [ ibni Hibban ]
Neden yazmisti ki bunu Sevgi..?
Yusuf'un dünya zevkine daldigini mi düsünüyordu acaba.. Mutfakta kahvalti hazirlayan esinin yanina gitti...Nedenini sordu..
Basini egdi Sevgi, üzgündü:
Bu gece rüyamda senin öldügünü gördüm, ben de bu hadisi yazmak istedim..
Merak etme, seni geç buldum hemen öyle birakip gitmem, dedi Yusuf..
Esini teselli için kurmustu o cümleyi.. içi ürpermisti aslinda.. saka yapip ortami yumusatmak istedi...
Bir hafta sonra...
Sevgi kurstaydi.. Yusuf ise kitap okuyordu evde...
Birden kalbine bir sanci girdi... Nefesi daraldi... Kalp krizi geçiriyordu Yusuf...
Okudugu kitabin arasindaki kagidi eline almaya çalisti.. Ve birkaç saniye içinde canini teslim etmisti melege...
Sevgi eve geldiginde Yusuf'un cansiz bedenini görünce düsüp bayildi..
Kendine geldiğinde yasli gözlerle yanina gitti... Dokunamiyordu hayat arkadasina..
Öldügüne inanmak istemiyordu...
O sirada elindeki kagidi gördü Yusuf'un..Bir hadis vardi ve altinda da bir not
"Çocuga güzel bir ad koymak, evladin baba üzerindeki hakkidir.." [ Beyhaki ]
Oglum olursa Yusuf, kizim olursa Fatima...
Anlasilan o ki, Yusuf ölümle ilgili hadis'i okuduktan sonra ölümün kendisine yakin oldugunu düsünerek bu hadis'i yazmis, kitabinin arasina hazir etmisti...
Artik Yusuf yoktu..
Sevgi anne babasinin tüm israrlarina ragmen kayinvalidesi ve kayinbabasinin yaninda ayrilmadi..
Yusuf onlarin tek çocuguydu...Kendisi de onlari terketse kimsesiz kalacaklar, acilari daha da artacakti..
Hem onlarin torunlarini tasiyordu karninda...
6 ay sonra...
Yusuf'un oglu dünyaya geldi... Tipki Yusuf gibi pek güzeldi... Dedesi onu kucagina aldi...Ezanini okudu kulagina...
Yasli gözlerle ve titrek bir sesle fisildadi kulagina :
Hosgeldin oglum...Hosgeldin torunum...Hosgeldin ikinci YUSUF'UM...YUSUF'UM
 
  
 
okudugunuz icin rabbim razı olsun
 
    
Yusuf uyandiginda basucunda bir not buldu yine... Bir hadis vardi: "Lezzetleri yok eden, agiz tadini bozan, ümitleri kiran ölümü çok anin.." [ ibni Hibban ] Neden yazmisti ki bunu Sevgi..? Yusuf'un dünya zevkine daldigini mi düsünüyordu acaba.. Mutfakta kahvalti hazirlayan esinin yanina gitti...Nedenini sordu.. Basini egdi Sevgi, üzgündü: Bu gece rüyamda senin öldügünü gördüm, ben de bu hadisi yazmak istedim.. Merak etme, seni geç buldum hemen öyle birakip gitmem, dedi Yusuf..



Emeğinize yüreğinize sağlık
 
    
Emeğe Ve Paylaşıma Teşekkürler...
 
    
 
 
Üst Alt