- Katılım
- 5 Eki 2013
- Mesajlar
- 181
- Tepkime puanı
- 3,105
- Puanları
- 113
Ashâb-ı Bedir...CÂBİR BİN ABDULLAH BİN AMR (R.A.)
Ensâr’dan ve Hazrec kabîlesinin Seleme oğullarındandır. Yaşı küçük olduğu halde babasıyla birlikte İkinci Akabe Bey‘ati’nde bulunmuştur. Bedir Gazâsı’na iştirak etmiş, mücâhidlere su taşımıştı. Sonra on sekiz gazâda Resûl-i Ekrem Efendimizle (sallallâhü aleyhi vesellem) birlikte hazır bulunmuştur.
Hazret-i Câbir (r.a.), kendisinden çok hadîs rivâyet edilen sahabîlerdendir. Ashâb-ı Kirâm’dan bazıları ve Muhammed bin Ali bin Hüseyin, Amr bin Dinar, Ebu’z-Zübeyr el-Mekkî, Atâ, Mücâhid ve başkaları kendisinden hadîs rivâyet ettiler. (Radıyallâhü anhüm)
Hişâm bin Urve: Câbir bin Abdullâh’ın Mescid-i Nebevî’de bir ders halkası olduğunu bildirmiştir.
“Câbir (r.a.) buyurdu ki: Resûlullah’tan (sallallâhü aleyhi vesellem) işittim: ‘Sa‘d bin Muâz’ın vefatından dolayı Arş-ı Rahmân titredi’ buyurdular. (Yani öyle mübârek bir zâtın ruhunun yükselmesine sevincinden dolayı titredi demektir.)
Bir gazâda Resûlullah Efendimizden (sallallâhü aleyhi vesellem) bir deve satın almış, sonra Medîne’ye varıncaya kadar Peygamber Efendimizin ona binmesini şart koşmuştu. Hazret-i Câbir’in bu samîmî ricâsı sebebiyle Resûl-i Ekrem (sallallâhü aleyhi vesellem) kendisi için yirmi beş defa istiğfâr etmişlerdir.
Hazret-i Câbir, Akabe’de bulunan Ashâb-ı Kirâm’dan Medîne-i Münevvere’de vefât edenlerin sonuncusudur.
Ashâb-ı Kirâm’dan Medîne’de vefât edenlerin sonuncusu ise Sehl bin Sa‘d es-Sâıdî’dir (r.a.).
Ömrünün sonlarında gözleri görmez olmuştu.
Hicretin 74. senesinde 94 yaşında iken Medîne-i Münevvere’de vefât etmiştir. Cenâze namazını, o vakit Medîne valisi bulunan Ebân bin Osman kıldırmıştır. (Üsdü'l-Gâbe)
Ensâr’dan ve Hazrec kabîlesinin Seleme oğullarındandır. Yaşı küçük olduğu halde babasıyla birlikte İkinci Akabe Bey‘ati’nde bulunmuştur. Bedir Gazâsı’na iştirak etmiş, mücâhidlere su taşımıştı. Sonra on sekiz gazâda Resûl-i Ekrem Efendimizle (sallallâhü aleyhi vesellem) birlikte hazır bulunmuştur.
Hazret-i Câbir (r.a.), kendisinden çok hadîs rivâyet edilen sahabîlerdendir. Ashâb-ı Kirâm’dan bazıları ve Muhammed bin Ali bin Hüseyin, Amr bin Dinar, Ebu’z-Zübeyr el-Mekkî, Atâ, Mücâhid ve başkaları kendisinden hadîs rivâyet ettiler. (Radıyallâhü anhüm)
Hişâm bin Urve: Câbir bin Abdullâh’ın Mescid-i Nebevî’de bir ders halkası olduğunu bildirmiştir.
“Câbir (r.a.) buyurdu ki: Resûlullah’tan (sallallâhü aleyhi vesellem) işittim: ‘Sa‘d bin Muâz’ın vefatından dolayı Arş-ı Rahmân titredi’ buyurdular. (Yani öyle mübârek bir zâtın ruhunun yükselmesine sevincinden dolayı titredi demektir.)
Bir gazâda Resûlullah Efendimizden (sallallâhü aleyhi vesellem) bir deve satın almış, sonra Medîne’ye varıncaya kadar Peygamber Efendimizin ona binmesini şart koşmuştu. Hazret-i Câbir’in bu samîmî ricâsı sebebiyle Resûl-i Ekrem (sallallâhü aleyhi vesellem) kendisi için yirmi beş defa istiğfâr etmişlerdir.
Hazret-i Câbir, Akabe’de bulunan Ashâb-ı Kirâm’dan Medîne-i Münevvere’de vefât edenlerin sonuncusudur.
Ashâb-ı Kirâm’dan Medîne’de vefât edenlerin sonuncusu ise Sehl bin Sa‘d es-Sâıdî’dir (r.a.).
Ömrünün sonlarında gözleri görmez olmuştu.
Hicretin 74. senesinde 94 yaşında iken Medîne-i Münevvere’de vefât etmiştir. Cenâze namazını, o vakit Medîne valisi bulunan Ebân bin Osman kıldırmıştır. (Üsdü'l-Gâbe)
