Ey benim güzel sevgilim!
Sana olan özlemimi nasıl
anlatacağımı bilemiyorum
Ama seni herşeyden çook
sevdiğimi söylemek isteiyorum
Senin yokluğuna,benim
yanlızlığıma dayanamıyorum
Ey benim güzel sevgilim!
Sana olan özlemimi nasıl
anlatacağımı bilemiyorum
Ama seni herşeyden çook
sevdiğimi söylemek isteiyorum
Senin yokluğuna,
Benim
yanlızlığıma dayanamıyorum
Sana yazıyorum bu mektubumu
gözyaşlarımla
Birgün dönmeni,
Beni tekrar sevmeni,
Benim olmanı istiyorum
El ele tutuşup derdimi sana
açmayı,
Sana *Seni seviyorum*demeyi
istiyorum.
Gözlerini özledim denizin
mavisini aldığı için,
Saçlarını özledim güneşin
sarısını aldığı için
Dön artık bana ne olursun
Her zaman gözlerimden yaşlar
akmamasını istiyorsan,
Beni birazcık olsun seviyorsan
Dön artık bana ne olursun
Tahamülüm kalmadı bu
yanlızlığa,
İsyan eder oldum bu anlamsız
ayrılığa
Özledim seni ne olursun anla
Beni bırakıp gittin buralarda
Ne olursun sevgilim dön artık
bana
Dön artık bir tanem,dön artık
Gülüm,
Öncelikle şunu kabul edin, hayat
adil değil . . .
Başımıza gelenler de eşit değil . . .
Sizin hayatınızı kimse sizin
yerinize yaşamayacak ,
Önce hayatın adil olmadığını
kabul etmelisiniz.
O halde bize düşen elimizde
olanla en iyi hayatı yaşamak
değil midir
sizce ?
Guguk Kuşu filminde
Jack Nicholson akıl hastanesinde
çok ağır
bir mermer havuzu
kaldırabileceğine dair diğer
hastalarla iddiaya girer.
* Yüklenir ve havuzu kaldırmaya
çalışır, kaldıramaz.
Diğer hastalar
onunla alay ederken bir şey
söyler:
Ben en azından denedim
Siz gerçekten denediniz mi?
Yoksa pencereden hayatı mı
seyrediyorsunuz?
Hayata Windows 98 den,
Sony
72 ekrandan mı bakıyorsunuz?
Oysa hayat hepimizin
avuçlarının içinde,
Kiminin nasır tutmuş
parmaklarında
Kiminin boyalanmış ellerinde,
Kiminin gömleğinde ki ter kokusunda,
Ama hayat her zaman avuçlarımızın içinde.
Nasıl istersek, neye karar verirsek hayat orada var.
Güneş, her sabah yeniden doğuyor,
Gün, her şafakta nice umutlara
gebe şekilde ağarıyor ve siz,
Eğer isterseniz hayatı bir ucundan
yakalama şansına sahipsiniz.
Yeter ki GÜLÜMSEYİN..
Yeter ki bugün benim günüm diyerek
kalkın yatağınızdan
Bu iletiyi içinizdeki çocuktan uzak
tutunuz.
Zira, siz bu iletiyi okuduktan
sonra içinizdeki çocuk,
özgürlügüne kavusmak isteyip basiniza dert açabilir.
Bu iletiyi yazan ve/veya
size gönderen kisiyi, mümkünse
kalbinizin derinliklerinde bir
yerde
muhafaza ediniz.
Bu dünyadaki varliginizin,
dostlarinizin var olmasina bagli
oldugunu,
Bazen bir çiçek ya da küçük bir
tatlı sözle bile kırık bir kalp
tamirinin
mümkün oldugunu,
*Özür dilemenin, Teşekkür etmenin ve Şükretmenin
ERDEM oldugunu,
* Bu iletiyi yazan ve gönderen
kisinin, hiç tanışmıyor olsanız
bile sizi çok sevdigini,
ASLA
UNUTMAYINIZ !!
VE
Her sabah uyandiginizda,
BUGÜN YINE ÇOK GÜZELSIN HAYAT
HER SEYE RAGMEN
demeyi ihmal etmeyiniz . . .