- Katılım
- 13 May 2012
- Mesajlar
- 35,477
- Tepkime puanı
- 8,886
- Puanları
- 250
Eşrefoğlu Abdullah Rumi Şiirleri
Şular Kim
Şular kim Dost elinden içti camı
Olar bilmedi hergiz has u ammı
Olar esrükdürür daim ayılmaz
Olar fehmeylemezler subh u şamı
Olarda din ü dünya tadbiri yok
oların fikri Hakdır vesselami
Olar varlıkların Hakk'a verüptür
Oların Hak ile daim kıyamı
Olar bilmez yecuz u la yecuzü
Olar mezheb edinmez bir imamı
Oların gönlüne Hak şöyle dolmuş
Unutulmuş iki cihan tamamı
Oların varlığın Hak şöyle almış
Hemen kalmış buların halka namı
Olara korku yok iki cihanda
Olar görmeyiser dar-ı melamı
Olar iki cihandan geçtiğiyçin
Bulara verdi Hak Dar üs selam'ı
Olar Arşı ve Kürsü bir nefeste
Gezüp seyran ederler Rum u Şam'ı
Sebeb bunlar bu yer gök durduğuna
Bu mahlukun bularınla nizamı
Buların şanına geldi Resul'e
Ki "la havfün aleyhim" Hak kelamı
Buları Eşrefoğlu Rumi'ye sor
Buları sana göstere temamı
Eşrefoğlu Rumi
Seni Seven Aşıkların
Seni seven aşıkların
Gözü yaşı dinmez imiş
Seni maksud edinenler
Dünya ahret anmaz imiş
Gönlün sana verenlerin
Eli sana erenlerin
Gözü seni görenlerin
Devranları dönmez imiş
Ölmez imiş aşık canı
Hiç çürümez imiş teni
Aşk her kimi kıldı fani
Ana zeval ermez imiş
Aşkına düşen canların
Yoluna ateş verenlerin
Aşka bülbül olanların
Kimse dilin bilmez imiş
Aşkın ile bilişenler
Senin ile buluşanlar
Sen maşuka erişenler
Ezel ebed olmaz imiş
Eşrefoğu Rumi senin
Yansın aşkın odun canın
Aşk oduna yanmıyanın
Kalbi safi olmaz imiş
Eşrefoğlu Rumi
Seni Sen
Seni sen yavı kıl kulli
Dilersen bulasın anı
Muhal olur anı bulmak
Tetirmeyince sen seni
Bikülli varını terk et
Gedersen ana sensiz gir
Bu yolun pasbanı çok
Geçirmez sen ben olanı
Ana ermeğe can vermek
Gerek iki cihan olmaz
Ezelden böyle kalmıştır
Bu yolun ayin erkanı
Anı bulmak dilersen var
Öligör ölmeden zinhar
Ecelsiz ölmeyince bil
Kimesne bulmaz ol hanı
Harab et yık makamını
Değiş adını sanını
Sana bir göz açıla kim
Göresin şah u sultanı
Eğerçi senden ol ali
Anın senden gider yolu
Seni bil sen seni bil ta
Bilesin ol yüce canı
Seni sen ten ü can sanma
Ya akl u nefs gönül sanma
Ya ademdir deme değme
Beşer surette hayvanı
Var Eşrefoğlu Rumi sen
Seni ko Dost'a git Dost'a
Bu varlıktan fena olgıl
Dilersen bulasın anı
Eşrefoğlu Rumi
Sen Dahi
Genç yaşlı ölenleri,
Göreceksin sen dahi.
Dostun arkadaşın gitti,
Gideceksin sen dahi.
Boş işe gide gele,
Ömrünü verme yele!
Canını Azrail’e,
Vereceksin sen dahi.
Rumi sen ol mükellef!
Ömrünü etme telef!
Örnek olmalı selef,
Öleceksin sen dahi.
Eşrefoğlu Rumi
Sabır Ve Kanaat
Kanaat et, sabır ile çık yola!
Kanaat edenler, hazine bula.
Sabr eden kulunu, Rabbimiz sever,
Kur’an-ı kerimde, onları över.
Sabreden kolayca, murada erer,
Çok kimseden önce, cennete girer.
Sabredenin ecri, hesapsız olur,
Sabreden çok geçmez, gerçeği bulur.
Günahtan kaçıp sabreden kişi,
Ahirette kolaylaşır her işi.
Kim ibadet zahmetine sabreder,
Sorgusuz sualsiz, cennete gider.
Kim ki sabreyleye kızdığı zaman,
Kuvvetlenir, parlar ondaki iman.
Kim yoğa sabrede, varını vere,
Ahirette pek çok karşılık göre.
Sabırla düşmana zafer bulunur,
Kısa bir zamanda çok yol alınır.
Ya İlahi, Eşrefoğlu Rumi’ye,
Sen güzel sabır ver, aşkına doya!
Eşrefoğlu Rumi
Safa İster
Safa ister isen terk et safayı
Vefa ister isen ko bi vefayı
Mahabbet şerbetin bir zerre içir
Ki hasta gönlüne bula şifayı
Bugün bu nefs muradın terk edersen
Yarın görmeyesin hergiz cefayı
Kuru ekmeğe doyurmadı nefsin
İşittin Hak habibi Mustafa'yı
Doyurma nefsini türlü taamla
Muhammed yer idi yavan gücayı
Tenini bezeme türlü don ile
Resul giydi müdam eski abayı
Sen ümmetsin uyuma gaflet ile
Ol ihya eder idi her geceyi
Sözün sanadır Eşrefoğlu Rumi
Sakın dünyaya uydurma hevayı
İde gör nefsine zecri kayurma
Ölümden öndin ölüp bul bekayı
Eşrefoğlu Rumi
Yine Aşk
Yine aşk elçisi geldi erişti
Yine aşk kadehin can dolu içti
Yine cuş eyledi canımda aşkın
Yine mevc urdu dürler taşra saçtı
Yine Mansur'layın hayran u mestiz
"Enel Hak" sırrını bu halka açtı
Yine ismim tılısımın bozdu aşkın
Yine canım kuşu pervaze uçtu
Yine canım hüması şahin var
Şikarın lamekana sürdü geçti
Mekansız lamekanda seyrederken
Nişansız binişan saydına düştü
Yine bu Eşrefoğlu Rumi yine
Buluştu dost'a canın saç u saçtı
Eşrefoğlu Rumi
Uyku Gafleti
Uyku gafletine hiç mağrur olma!
Sabahlara kadar uyuyup kalma!
Kıymetli ömrümüz, yele verilmez,
Gizli haberler ele verilmez.
Teheccüde kalkar sayısız erler,
Değerlenir böyle nice seherler.
Eşrefoğlu Rumi der, hem yatarsın,
Hem âşığım diye hava atarsın.
Eşrefoğlu Rumi
Ey A Gafil
Ey a gafil aç gözünü bir bak bu dünya haline
Hiç kimse geldi mi bunda düşmedi ecel eline
Niceleri Sultan edip tahta çıkardı bir zaman
Ahır yere vurdu anı irgürmedi visaline
Bu dünyayı benim sanup zinhar buna verme gönül
Nice senin gibilerin gülüp geçti sakalına
Bu fenaya aldanmagıl ol bekanın kaydı görgil
İşbu geçer dünya için girme halkın vebaline
Gör gör bunu fenasını çekme zinhar belasını
Tiz tiz nice noksan erer bir bak bunun kemaline
An şol günü yer devrile gökler çatlayıp yarıla
Mahluk bir yere derile İsrafil suru çalına
Atan anan kardaşların yad olup senden ayrıla
Şol ettiğin zulumlerin hep dadı senden alına
Şol dünyaya benim diyen atlar binip harir giyen
Kara toprak olup yatır kimse bilmez ki hali ne
Arif olan baktı gördü bunun mekr ü hilelerin
Bir parmağın da banmadı bunun ağulu balına
Buna gönül verenlerin ahır mağbunluktur işi
Akil olan aldanmadı bunun yalnış hayaline
Eşrefoğlu Rumi sen de ahir toprak olısarsın
Toprak olmadan toprak ol aldanma anın aline
Seni yavuz sananlara sen hayır dualar eyle
Kim kime ne sanır ise ahır geliser yoluna
Eşrefoğlu Rumi
Bu Gönül
Bu gönül deriçesinde yine bir nur oldu peyda
Aklımı başımdan aldı beni kıldı delü şeyda
Temamet gönül cihanın o nurun şu'lesi tutdu
Yer ü gök tecelli doldu dağ u taş u ku u sahra
Ne ki var cemi eşya nikabın götürdü yüzden
Kamusunu gördüm ol Dost ma'şuk oldu her ca
Nereye kim bakar isem gözüm anı görür ancak
Görünen oldur hem gören kanı gelsün imdi bina
Ne vücud var,ne adem,ne zaman var,ne mekan
Ne piş ü pes,ne fevk u taht,ne yesar hod yümma
Kamu vahdet oldu kesret,götürüldü nur u zulmet
Dolu arş u ferş tamamet oldu anı görmez ama
Meğer Eşrefoğlu Rumi gene kendüden varuptur
Halka bir edna kalıptır pes anındur işbu gavga
Eşrefoğlu Rumi
İkrar Olmadıkça
Erişilmez yâre bi-yâr olmadıkça,
Bütün cihan ona ağyar olmadıkça.
Hakiki âleme bir yol bulunamaz,
Şu dünya mülkünden bizar olmadıkça.
O vahdet denizine kolay ulaşılmaz,
Akıp gözyaşları pınar olmadıkça.
Yalnız özenmekle insan dertli olmaz,
Varıp dert ehline uyar olmadıkça.
Şu gönlün aynası pasından silinmez,
Dille dostun adı tekrar olmadıkça.
Visal şerbetini içen kanmaz asla,
Yürek aşk derdiyle yanar olmadıkça.
Eşrefoğlu doğru sözü etme inkâr,
Yolu bulamazsın ikrar olmadıkça.
Eşrefoğlu Rumi
Bırak Hevayı
Sefa ister isen, terk et sefayı,
Vefa ister isen, koy bi-vefayı.
Muhabbet şerbetin bir zerre içir,
Hastalanmış gönlün bulsun şifayı.
Bugün hain nefse uymazsan eğer,
Yarın görmeyesin asla cefayı.
Eşrefoğlu Rumi sanadır sözüm,
Uy hakkın emrine bırak hevayı.
Eşrefoğlu Rumi
Nedir Bu Derdin Çaresi?
Ey aceb bilsem nedir Yarab bu derdin çaresi
Gün gün artar hiç onulmaz yüreğinin yaresi
Yüreğimin yaresine hiç tabib kılmaz ilaç
Ey aceb var mı dahi benim gibi biçaresi
Çaresi biçareliktir yine bu derdin heman
Çün bela burcundadır aşıkların seyyaresi
Gözü yaşlı bağrı başlı yüreği delik delik
Olmuşam alem içinde aşkının avaresi
Her kim inler bu beladan varsın ol aşık değil
Görsün ana neyleyiser nefsinin mekkaresi
Dünyayı mekkareye her kim dolaştı ta ebed
Gitmedi gitmeyiser anın yüzünün karası
Her kimin gönlünde zerre denli dünya hubbü var
Anı mahrum etti bilsin nefsinin emmaresi
Dost yolunda aşıkı ger kılsalar yüz bin pare
Dönmeye Dost Dost deyü çağıra her bir paresi
Eşrefoğlu Rumi bu derde giriftar olalı
Düştü bu deryaya kim yoktur anın kenaresi
Eşrefoğlu Rumi
Erilmez Yare
Erilmez yare biyar olmayınca
Cihanın halkı ağyar olmayınca
Hakikat alemine yol varılmaz
Bu mülkten külli bizar olmayınca
O vahdet bahrine kimse ulaşmaz
Akup göz yaşı pınar olmayınca
Müyesser olmaz ol yarin visali
Yolunda varı isar olmayınca
Bu dünya cifesin nefs iti komaz
Gönülde azm-i didar olmayınca
Gönül cem' oluben Dost'a yönelmez
Bu dünya karı tarmar olmayınca
Gönül Dost'a özenmez derdlü olmaz
Bir ehl-i derde uyar olmayınca
Gönüle dolmaz ol yarin hayali
Hayal-i gayri yuyar olmayınca
Gönül ayinesi pasdan silinmez
Dilinde Dost tekrar olmayınca
Gönül bu aşka her giz mahrem olmaz
Tamam derde giriftar olmayınca
Cihanda kimse aşkdan haz etmez
Koyup namusu biar olmayınca
Kişi bu aşk içinde gerçek olmaz
Vefa koyup cefakar olmayınca
Cefasız kimse ermedi vefaya
Gül olmaz bellidir har olmayınca
Visal-i şerbetine kimse kanmaz
Yürek derd ile yanar olmayınca
Kime kim zerre derdi yaver oldu
Komaz aşkdan haberdar olmayınca
Ko gitsin dertsizi hayvandır ol kim
Yedilmez ana yular olmayınca
Var evvel derdli ol andan em iste
Timar yok sana bimar olmayınca
Sözünü ehl-i derdin etme inkar
Yolu bulmazsın ikrar olmayınca
Var Eşrefoğlu Rumi gibi sen de
Dolanma vasl-ı dildar olmayınca
Eşrefoğlu Rumi
Aşıklar
Aşıklar iki cihanda nefs muradın almayalar
Ağlayalar dün ü güni şad oluben gülmeyeler
İlm ü amel terk ideler Dost ile ahdi berk ideler
Yüz tutub Dost'a gideler aldanup da kalmayalar
Sekiz uçmak bezeklerin huri gılman ve köşklerin
Arz ideler aşıklara hergiz nazar kılmayalar
Aşıkların maşuk ile candan öte esrarını
Şol sır içinde sırrını feriştehler bilmeyeler
Aşıklar Dost didarını kanda baksalar göreler
Musa gibi munacata Tur'u tayin etmeyeler
Tur ne hacet aşıklara çün her yerde maşuk bile
Daim münacat edeler bir dem ayrı olmayalar
Vahdet-i sırra erenler ol Dost ile dost olanlar
Ol denizde gark olanlar ad ü sana gelmeyeler
Eşrefoğlu rumi sende aşk içinde mahvola gör
Ta ki sende senliğinden zerre gübar bulmayalar
Eşrefoğlu Rumi
Şular Kim
Şular kim Dost elinden içti camı
Olar bilmedi hergiz has u ammı
Olar esrükdürür daim ayılmaz
Olar fehmeylemezler subh u şamı
Olarda din ü dünya tadbiri yok
oların fikri Hakdır vesselami
Olar varlıkların Hakk'a verüptür
Oların Hak ile daim kıyamı
Olar bilmez yecuz u la yecuzü
Olar mezheb edinmez bir imamı
Oların gönlüne Hak şöyle dolmuş
Unutulmuş iki cihan tamamı
Oların varlığın Hak şöyle almış
Hemen kalmış buların halka namı
Olara korku yok iki cihanda
Olar görmeyiser dar-ı melamı
Olar iki cihandan geçtiğiyçin
Bulara verdi Hak Dar üs selam'ı
Olar Arşı ve Kürsü bir nefeste
Gezüp seyran ederler Rum u Şam'ı
Sebeb bunlar bu yer gök durduğuna
Bu mahlukun bularınla nizamı
Buların şanına geldi Resul'e
Ki "la havfün aleyhim" Hak kelamı
Buları Eşrefoğlu Rumi'ye sor
Buları sana göstere temamı
Eşrefoğlu Rumi
Seni Seven Aşıkların
Seni seven aşıkların
Gözü yaşı dinmez imiş
Seni maksud edinenler
Dünya ahret anmaz imiş
Gönlün sana verenlerin
Eli sana erenlerin
Gözü seni görenlerin
Devranları dönmez imiş
Ölmez imiş aşık canı
Hiç çürümez imiş teni
Aşk her kimi kıldı fani
Ana zeval ermez imiş
Aşkına düşen canların
Yoluna ateş verenlerin
Aşka bülbül olanların
Kimse dilin bilmez imiş
Aşkın ile bilişenler
Senin ile buluşanlar
Sen maşuka erişenler
Ezel ebed olmaz imiş
Eşrefoğu Rumi senin
Yansın aşkın odun canın
Aşk oduna yanmıyanın
Kalbi safi olmaz imiş
Eşrefoğlu Rumi
Seni Sen
Seni sen yavı kıl kulli
Dilersen bulasın anı
Muhal olur anı bulmak
Tetirmeyince sen seni
Bikülli varını terk et
Gedersen ana sensiz gir
Bu yolun pasbanı çok
Geçirmez sen ben olanı
Ana ermeğe can vermek
Gerek iki cihan olmaz
Ezelden böyle kalmıştır
Bu yolun ayin erkanı
Anı bulmak dilersen var
Öligör ölmeden zinhar
Ecelsiz ölmeyince bil
Kimesne bulmaz ol hanı
Harab et yık makamını
Değiş adını sanını
Sana bir göz açıla kim
Göresin şah u sultanı
Eğerçi senden ol ali
Anın senden gider yolu
Seni bil sen seni bil ta
Bilesin ol yüce canı
Seni sen ten ü can sanma
Ya akl u nefs gönül sanma
Ya ademdir deme değme
Beşer surette hayvanı
Var Eşrefoğlu Rumi sen
Seni ko Dost'a git Dost'a
Bu varlıktan fena olgıl
Dilersen bulasın anı
Eşrefoğlu Rumi
Sen Dahi
Genç yaşlı ölenleri,
Göreceksin sen dahi.
Dostun arkadaşın gitti,
Gideceksin sen dahi.
Boş işe gide gele,
Ömrünü verme yele!
Canını Azrail’e,
Vereceksin sen dahi.
Rumi sen ol mükellef!
Ömrünü etme telef!
Örnek olmalı selef,
Öleceksin sen dahi.
Eşrefoğlu Rumi
Sabır Ve Kanaat
Kanaat et, sabır ile çık yola!
Kanaat edenler, hazine bula.
Sabr eden kulunu, Rabbimiz sever,
Kur’an-ı kerimde, onları över.
Sabreden kolayca, murada erer,
Çok kimseden önce, cennete girer.
Sabredenin ecri, hesapsız olur,
Sabreden çok geçmez, gerçeği bulur.
Günahtan kaçıp sabreden kişi,
Ahirette kolaylaşır her işi.
Kim ibadet zahmetine sabreder,
Sorgusuz sualsiz, cennete gider.
Kim ki sabreyleye kızdığı zaman,
Kuvvetlenir, parlar ondaki iman.
Kim yoğa sabrede, varını vere,
Ahirette pek çok karşılık göre.
Sabırla düşmana zafer bulunur,
Kısa bir zamanda çok yol alınır.
Ya İlahi, Eşrefoğlu Rumi’ye,
Sen güzel sabır ver, aşkına doya!
Eşrefoğlu Rumi
Safa İster
Safa ister isen terk et safayı
Vefa ister isen ko bi vefayı
Mahabbet şerbetin bir zerre içir
Ki hasta gönlüne bula şifayı
Bugün bu nefs muradın terk edersen
Yarın görmeyesin hergiz cefayı
Kuru ekmeğe doyurmadı nefsin
İşittin Hak habibi Mustafa'yı
Doyurma nefsini türlü taamla
Muhammed yer idi yavan gücayı
Tenini bezeme türlü don ile
Resul giydi müdam eski abayı
Sen ümmetsin uyuma gaflet ile
Ol ihya eder idi her geceyi
Sözün sanadır Eşrefoğlu Rumi
Sakın dünyaya uydurma hevayı
İde gör nefsine zecri kayurma
Ölümden öndin ölüp bul bekayı
Eşrefoğlu Rumi
Yine Aşk
Yine aşk elçisi geldi erişti
Yine aşk kadehin can dolu içti
Yine cuş eyledi canımda aşkın
Yine mevc urdu dürler taşra saçtı
Yine Mansur'layın hayran u mestiz
"Enel Hak" sırrını bu halka açtı
Yine ismim tılısımın bozdu aşkın
Yine canım kuşu pervaze uçtu
Yine canım hüması şahin var
Şikarın lamekana sürdü geçti
Mekansız lamekanda seyrederken
Nişansız binişan saydına düştü
Yine bu Eşrefoğlu Rumi yine
Buluştu dost'a canın saç u saçtı
Eşrefoğlu Rumi
Uyku Gafleti
Uyku gafletine hiç mağrur olma!
Sabahlara kadar uyuyup kalma!
Kıymetli ömrümüz, yele verilmez,
Gizli haberler ele verilmez.
Teheccüde kalkar sayısız erler,
Değerlenir böyle nice seherler.
Eşrefoğlu Rumi der, hem yatarsın,
Hem âşığım diye hava atarsın.
Eşrefoğlu Rumi
Ey A Gafil
Ey a gafil aç gözünü bir bak bu dünya haline
Hiç kimse geldi mi bunda düşmedi ecel eline
Niceleri Sultan edip tahta çıkardı bir zaman
Ahır yere vurdu anı irgürmedi visaline
Bu dünyayı benim sanup zinhar buna verme gönül
Nice senin gibilerin gülüp geçti sakalına
Bu fenaya aldanmagıl ol bekanın kaydı görgil
İşbu geçer dünya için girme halkın vebaline
Gör gör bunu fenasını çekme zinhar belasını
Tiz tiz nice noksan erer bir bak bunun kemaline
An şol günü yer devrile gökler çatlayıp yarıla
Mahluk bir yere derile İsrafil suru çalına
Atan anan kardaşların yad olup senden ayrıla
Şol ettiğin zulumlerin hep dadı senden alına
Şol dünyaya benim diyen atlar binip harir giyen
Kara toprak olup yatır kimse bilmez ki hali ne
Arif olan baktı gördü bunun mekr ü hilelerin
Bir parmağın da banmadı bunun ağulu balına
Buna gönül verenlerin ahır mağbunluktur işi
Akil olan aldanmadı bunun yalnış hayaline
Eşrefoğlu Rumi sen de ahir toprak olısarsın
Toprak olmadan toprak ol aldanma anın aline
Seni yavuz sananlara sen hayır dualar eyle
Kim kime ne sanır ise ahır geliser yoluna
Eşrefoğlu Rumi
Bu Gönül
Bu gönül deriçesinde yine bir nur oldu peyda
Aklımı başımdan aldı beni kıldı delü şeyda
Temamet gönül cihanın o nurun şu'lesi tutdu
Yer ü gök tecelli doldu dağ u taş u ku u sahra
Ne ki var cemi eşya nikabın götürdü yüzden
Kamusunu gördüm ol Dost ma'şuk oldu her ca
Nereye kim bakar isem gözüm anı görür ancak
Görünen oldur hem gören kanı gelsün imdi bina
Ne vücud var,ne adem,ne zaman var,ne mekan
Ne piş ü pes,ne fevk u taht,ne yesar hod yümma
Kamu vahdet oldu kesret,götürüldü nur u zulmet
Dolu arş u ferş tamamet oldu anı görmez ama
Meğer Eşrefoğlu Rumi gene kendüden varuptur
Halka bir edna kalıptır pes anındur işbu gavga
Eşrefoğlu Rumi
İkrar Olmadıkça
Erişilmez yâre bi-yâr olmadıkça,
Bütün cihan ona ağyar olmadıkça.
Hakiki âleme bir yol bulunamaz,
Şu dünya mülkünden bizar olmadıkça.
O vahdet denizine kolay ulaşılmaz,
Akıp gözyaşları pınar olmadıkça.
Yalnız özenmekle insan dertli olmaz,
Varıp dert ehline uyar olmadıkça.
Şu gönlün aynası pasından silinmez,
Dille dostun adı tekrar olmadıkça.
Visal şerbetini içen kanmaz asla,
Yürek aşk derdiyle yanar olmadıkça.
Eşrefoğlu doğru sözü etme inkâr,
Yolu bulamazsın ikrar olmadıkça.
Eşrefoğlu Rumi
Bırak Hevayı
Sefa ister isen, terk et sefayı,
Vefa ister isen, koy bi-vefayı.
Muhabbet şerbetin bir zerre içir,
Hastalanmış gönlün bulsun şifayı.
Bugün hain nefse uymazsan eğer,
Yarın görmeyesin asla cefayı.
Eşrefoğlu Rumi sanadır sözüm,
Uy hakkın emrine bırak hevayı.
Eşrefoğlu Rumi
Nedir Bu Derdin Çaresi?
Ey aceb bilsem nedir Yarab bu derdin çaresi
Gün gün artar hiç onulmaz yüreğinin yaresi
Yüreğimin yaresine hiç tabib kılmaz ilaç
Ey aceb var mı dahi benim gibi biçaresi
Çaresi biçareliktir yine bu derdin heman
Çün bela burcundadır aşıkların seyyaresi
Gözü yaşlı bağrı başlı yüreği delik delik
Olmuşam alem içinde aşkının avaresi
Her kim inler bu beladan varsın ol aşık değil
Görsün ana neyleyiser nefsinin mekkaresi
Dünyayı mekkareye her kim dolaştı ta ebed
Gitmedi gitmeyiser anın yüzünün karası
Her kimin gönlünde zerre denli dünya hubbü var
Anı mahrum etti bilsin nefsinin emmaresi
Dost yolunda aşıkı ger kılsalar yüz bin pare
Dönmeye Dost Dost deyü çağıra her bir paresi
Eşrefoğlu Rumi bu derde giriftar olalı
Düştü bu deryaya kim yoktur anın kenaresi
Eşrefoğlu Rumi
Erilmez Yare
Erilmez yare biyar olmayınca
Cihanın halkı ağyar olmayınca
Hakikat alemine yol varılmaz
Bu mülkten külli bizar olmayınca
O vahdet bahrine kimse ulaşmaz
Akup göz yaşı pınar olmayınca
Müyesser olmaz ol yarin visali
Yolunda varı isar olmayınca
Bu dünya cifesin nefs iti komaz
Gönülde azm-i didar olmayınca
Gönül cem' oluben Dost'a yönelmez
Bu dünya karı tarmar olmayınca
Gönül Dost'a özenmez derdlü olmaz
Bir ehl-i derde uyar olmayınca
Gönüle dolmaz ol yarin hayali
Hayal-i gayri yuyar olmayınca
Gönül ayinesi pasdan silinmez
Dilinde Dost tekrar olmayınca
Gönül bu aşka her giz mahrem olmaz
Tamam derde giriftar olmayınca
Cihanda kimse aşkdan haz etmez
Koyup namusu biar olmayınca
Kişi bu aşk içinde gerçek olmaz
Vefa koyup cefakar olmayınca
Cefasız kimse ermedi vefaya
Gül olmaz bellidir har olmayınca
Visal-i şerbetine kimse kanmaz
Yürek derd ile yanar olmayınca
Kime kim zerre derdi yaver oldu
Komaz aşkdan haberdar olmayınca
Ko gitsin dertsizi hayvandır ol kim
Yedilmez ana yular olmayınca
Var evvel derdli ol andan em iste
Timar yok sana bimar olmayınca
Sözünü ehl-i derdin etme inkar
Yolu bulmazsın ikrar olmayınca
Var Eşrefoğlu Rumi gibi sen de
Dolanma vasl-ı dildar olmayınca
Eşrefoğlu Rumi
Aşıklar
Aşıklar iki cihanda nefs muradın almayalar
Ağlayalar dün ü güni şad oluben gülmeyeler
İlm ü amel terk ideler Dost ile ahdi berk ideler
Yüz tutub Dost'a gideler aldanup da kalmayalar
Sekiz uçmak bezeklerin huri gılman ve köşklerin
Arz ideler aşıklara hergiz nazar kılmayalar
Aşıkların maşuk ile candan öte esrarını
Şol sır içinde sırrını feriştehler bilmeyeler
Aşıklar Dost didarını kanda baksalar göreler
Musa gibi munacata Tur'u tayin etmeyeler
Tur ne hacet aşıklara çün her yerde maşuk bile
Daim münacat edeler bir dem ayrı olmayalar
Vahdet-i sırra erenler ol Dost ile dost olanlar
Ol denizde gark olanlar ad ü sana gelmeyeler
Eşrefoğlu rumi sende aşk içinde mahvola gör
Ta ki sende senliğinden zerre gübar bulmayalar
Eşrefoğlu Rumi